Oktay Hukuk Bürosu
Aynı İşyerinde Çalışmaya Devam Eden ve EYT’den Yararlanan İşçinin Yıllık İzin Hakkı
7348 sayılı kanunun 3 Mart 2023 tarihinde yürürlüğe girmesi ile emekliliğe yaşa takılanların emeklilik hakkına kavuşması sağlanmıştır. Emeklilik hakkı kazananların aynı işyerinde çalışmaya devam etmesi ile birlikte yeni iş sözleşmesinin imzalanması ve dolayısıyla kıdem, yıllık izin süresi gibi hususlarda sorunlar boy göstermeye başlamıştır. Peki EYT’den faydalanan ve aynı işyerinde çalışmaya devam eden işçilerin yasal zeminde hakları nelerdir?
Öncelikle belirtmek gerekir ki emeklilik hakkını kullanan çalışanların o güne kadar işlemiş olan kıdem süresi göz önüne alınarak kendilerine işveren tarafından kıdem tazminatı ödemesi yapılmalıdır. Çalışanın birikmiş yıllık izni varsa birikmiş yıllı izin ücret alacağı da kendisine ödenmelidir. EYT’den yararlanan, kendisine kıdem ve ücret alacağı tam olarak ödenen işçinin, aynı işyerinde çalışmaya devam etmesi durumunda işçi ile işveren arasında yeni bir iş ilişkisinin başlayacağı kabul edilir. Bu sebeple yeni iş ilişkisi doğduktan kısa bir süre sonra işyerinden ayrılan yahut çıkartılan işçiye bir yılı dolmadığı sürece kıdem tazminatı ödenmez.
Yıllık izin süresinin hesaplanmasında ise durum kıdem hesabından farklıdır zira 4857 sayılı İş Kanunun 54. Maddesinde “Yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında işçilerin, aynı işverenin bir veya çeşitli işyerlerinde çalıştıkları süreler birleştirilerek göz önüne alınır. Şu kadar ki, bir işverenin bu Kanun kapsamına giren işyerinde çalışmakta olan işçilerin aynı işverenin işyerlerinde bu Kanun kapsamına girmeksizin geçirmiş bulundukları süreler de hesaba katılır. Bir yıllık süre içinde 55 inci maddede sayılan haller dışındaki sebeplerle işçinin devamının kesilmesi halinde bu boşlukları karşılayacak kadar hizmet süresi eklenir ve bu suretle işçinin izin hakkını elde etmesi için gereken bir yıllık hizmet süresinin bitiş tarihi gelecek hizmet yılına aktarılır. İşçinin gelecek izin hakları için geçmesi gereken bir yıllık hizmet süresi, bir önceki izin hakkının doğduğu günden başlayarak gelecek” denilmek sureti ile açık bir biçimde yıllık izin süresi hesaplanırken nelere dikkat edileceği belirtilmiştir.
Kanun maddesinden de anlaşılacağı üzere yıllık izin süresi hesaplanırken işçilerin, aynı işverene ait işyerlerindeki çalışma sürelerinin birleştirilerek hesap edilmesi ve hatta Kanunun 55. Maddesinde sayılan haller dışında işçinin çalışmasının kesilmesi durumunda boşluğu karşılayan kısmın, hizmet süresine eklenerek yıllık izin süresinin hesaplanması gerektiği açıkça belirtmiştir.
Emeklilik hakkından yararlanıp aynı işyerinde çalışmaya devam eden işçiler yönünden yıllık izin sürelerini değerlendirecek olduğumuzda da hizmet süresinin bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiği açıktır. Zira yıllık izin bir dinlenme hakkı olup, aralıklı çalışmalar önceki dönemi zamanaşımına uğratmaz. İşçi, emeklilik hakkını kullanarak kendisine işveren tarafından kıdem tazminatı ve yıllık izin ücreti ödenmiş olsa dahi yeni yapılan iş akdi ile birlikte önceki dönem hizmet süresi birleştirilerek yeni yıllık izin süresi İş Kanunu madde 53’te belirtilen sürelere göre belirlenir. Bir örnekle açıklamak gerekirse; “işyerinde 6 yıl çalışmış bir işçinin EYT hükümlerinden yararlanması durumunda kendisine kıdem ve geçmişe yönelik yıllık izin ücretleri ödendikten sonra aynı işyerinde çalışmaya devam ettiğinde iş sözleşmesi yeni yapılmış gibi 14 gün değil, hizmet süresi bir bütün olarak hesap edilerek 20 günlük bir yıllık izin hakkının doğduğunun kabulü gerekir.”
Yerleşik Yargıtay İçtihatları da yıllık izin süresinin hesaplanmasında aynı işveren bünyesinde aralıklı çalışan işçinin hizmet süresi hesabında iki dönemin birleştirilerek yıllık izin hakkının doğup doğmadığının değerlendirilmesi gerektiğini ileri sürmektedir. Nitekim Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 2015/29716E.-2019/1297K. Sayılı ilamında “Aralıklı çalışmalarda önceki fesih sebebi feshe bağlı alacaklar bakımından etkili ise de hizmet süresi hesabının her iki çalışmanın birleştirilerek yapılması kıdemin ve yıllık iznin buna göre hesaplanması gerekir.” Denilmek sureti ile yıllık izin hakkının iki hizmet süresinin birleştirilerek hesap edilmesi gerektiğini açıkça belirtmiştir.
Son olarak yukarıda detaylıca izah ettiğimiz üzere EYT’den yararlanan ve aynı işyerinde çalışmaya devam eden işçilerin önceki dönemle, yeni dönem hizmet süresi birleştirilmek sureti ile İş Kanunu m.53 hükmü doğrultusunda aynı işveren bünyesinde çalışma süresi bir bütün olarak göz önünde tutulmalı ve yıllık izin süresi buna göre hesap edilmelidir.
Av. İldeniz ERGÜN